İçindekiler

    Şizofreni, bireysel ve ekonomik bedeli yüksek, dünya çapında önde gelen halk sağlığı sorunlarından biridir. Klasik tanımla nüfusun %1’inden azını etkiler; ancak şizofreni spektrum bozuklukları (şizotipal/şizoid kişilik bozukluğu, şizoaffektif bozukluk, sanrılı bozukluk) dâhil edildiğinde yaygınlık %5’e yaklaşabilir.
    Kadıköy Suadiye Psikiyatri Kliniğinde Uzman Dr. Turan Çetin, spektrum yaklaşımıyla kapsamlı değerlendirme ve kişiselleştirilmiş tedavi uygular.


    Şizofreni Spektrumu: Kimler Risk Altında?

    Şizofreni hastalarının biyolojik akrabalarında bazı psikopatolojik farklılıkların daha sık gözlenmesi, “spektrum” kavramının temelini oluşturur. Görülme sıklığı erkeklerde biraz daha yüksektir. İlginç biçimde, gelişmiş ülkelerde hastalık daha ağır seyir eğilimi gösterebilir; yaşam stresi, şehirleşme, madde kullanımı ve hizmete erişim biçimleri bu farkı etkileyebilir.


    DSM-5’e Göre Şizofreni Tanı Kriterleri

    Aşağıdaki A ölçütü belirtilerinden en az ikisi, bir ay boyunca (başarılı tedaviyle daha kısa olabilir) belirgin olarak bulunur ve en az biri şu üçünden biri olmalıdır:

    1. Sanrılar, 2) Varsanılar, 3) Darmadağın (dezorganize) konuşma.
      Ek olarak: İleri derecede dağınık davranış/katatoni ve negatif belirtiler (duygulanımda sönüklük, avolisyon vb.) görülebilir.

    İşlevsellik: İş, ilişki ve öz-bakım alanlarında belirgin düşüş.
    Süre: Süregiden bulgular ≥6 ay (prodromal/rezidüel dönemler dâhil).
    Dışlama: Şizoaffektif ve duygudurum bozukluklarıyla eşzamanlı açıklanamaz; madde/tıbbi duruma bağlı değildir. Otizm/iletişim bozukluğu varsa sanrı/varsanılar ≥1 ay eşlik etmelidir.


    Hastalığın Gidişi: Dört Dönemli Model

    1) Hastalık Öncesi Dönem (Prodrom)

    Toplumdan geri çekilme, duygusal tepki azalması, şüphecilik/impulsivite, dikkat zayıflığı, motor-duygusal koordinasyon güçlükleri görülebilir. Akademik/mesleki performansta düşüş ve çocukluk çağında asosyal eğilimler kötü prognozla ilişkilidir.

    2) Başlangıç (İlk Psikotik Dönem)

    Sanrı–varsanı–düşünce bozukluğu belirginleşir. Sinsi başlangıç daha sık ve daha kötü gidişle bağlantılıdır; akut başlangıç daha belirgin klinik tabloyla gelir. Erken müdahale ve tedavi edilmemiş psikoz süresinin kısaltılması prognozu iyileştirir.

    3) Orta Dönem

    İlk 5–10 yılda, ataklar ve kısmi remisyonlar döngüseldir. Ardından plato dönemi gelişebilir; alevlenmeler azalır ancak rezidüel belirtiler (özellikle negatif belirtiler ve bilişsel etkilenme) sürebilir.

    4) Geç Dönem

    Yaşla birlikte pozitif belirtiler genellikle azalır; bazı hastalar sosyal/mesleki kazanımlar elde eder. Ancak uzun süreli işlev bozukluğu çoğu kez tamamen düzelmez; sürekli destek ve rehabilitasyon gerektirir.


    Belirti Alanları: Pozitif, Negatif ve Bilişsel

    • Pozitif belirtiler: Sanrılar (takip, referans, büyüklük), varsanılar (çoğunlukla işitsel), dezorganize konuşma/davranış.
    • Negatif belirtiler: Duygulanımda sönüklük, alogia, avolisyon, asosyal ilgi kaybı, anhedoni.
    • Bilişsel etkilenme: Dikkat, çalışan bellek, yürütücü işlevler; günlük yaşam becerilerini ve istihdamı doğrudan etkiler.

    Ayırıcı Tanı: Neyi Dışlamalıyız?

    • Şizoaffektif bozukluk, psikotik özellikli depresyon/bipolar
    • Madde/kötüye kullanım (kannabis, uyarıcılar vb.)
    • Organik/ nörolojik durumlar (nöroinflamasyon, epilepsi, deliryum)
    • Otoimmün/endo­krin nedenler (tiroid, B12, kortizol bozuklukları)
    • Kültürel inanç/deneyimler: Klinik bağlamda dikkatle değerlendirilmelidir.

    Tedavi: Kadıköy Suadiye’de Bütüncül ve Kanıta Dayalı Yaklaşım

    Uzman Dr. Turan Çetin, tedaviyi kişiye özgü planlar; ilaç, psikososyal müdahaleler, rehabilitasyon ve aile eğitimi bir arada yürütülür.

    Farmakoterapi (Antipsikotikler)

    Dopamin D2 antagonizması ortak mekanizmadır. Klinik hedefler:

    • Akut psikotik belirtilerin hızla kontrolü
    • Alevlenmede remisyon
    • Sürdürüm ile kazanılan iyileşmenin korunması
    • Nükslerin önlenmesi

    Uzun etkili enjekte (LAI) seçenekler, ilaç uyumunu artırarak hastaneye yatış ve relaps riskini düşürebilir. Yan etki yönetimi (metabolik sendrom, EPS, prolaktin) düzenli izlem gerektirir.

    Psikososyal Müdahaleler ve Rehabilitasyon

    • Aile eğitimi ve aile terapisi: Kanıta dayalı biçimde relaps ve yatış oranlarını düşürür.
    • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) – Psikoz için: Sanrısal inançların esnetilmesi, başa çıkma becerileri.
    • Sosyal-yaşam becerileri eğitimi: İletişim, öz-bakım, para/idare, toplu taşıma.
    • Destekli istihdam/egitim: İş–okul sürdürülebilirliği.
    • Bilişsel rehabilitasyon: Dikkat ve yürütücü işlevlerin güçlendirilmesi.
    • Madde kullanımına yönelik müdahaleler: Eşlik eden kullanım varsa şarttır.

    İzlem ve Güvenlik

    • Erken uyarı işaretleri listesi ve nüks önleme planı
    • Düzenli uyku–yemek–aktivite ritmi, stres yönetimi
    • Metabolik izlemler (BKİ, bel çevresi, glukoz, lipid), EKG gerekirse
    • Akut alevlenmeler ve kriz yönetimi için net protokol

    Kadıköy Suadiye’de Değerlendirme Süreci

    İlk görüşmede ayrıntılı psikiyatrik öykü, tıbbi tarama, aileden bilgi, gerekirse laboratuvar/nörogörüntüleme planlanır. Bilişsel ve işlevsel düzeyi izlemek için uygun ölçekler kullanılabilir. Amaç, doğru tanı, risklerin azaltılması ve sürdürülebilir bir bakım planıdır.


    Aile ve Bakım Verenler İçin Öneriler

    • Belirti günlüğü tutmak, tetikleyicileri kaydetmek
    • İlaç uyumunu desteklemek; yan etkileri hekimle paylaşmak
    • Eleştirel / düşmanca iletişimden kaçınmak; sakin ve yapılandırılmış ortam
    • Randevu ve ilaç takvimini birlikte organize etmek
    • Krizde başvurulacak acil iletişim planı oluşturmak

    Sıkça Sorulan Sorular

    Şizofreni, gerçeği algılama, düşünme, duygulanma ve davranışları etkileyen ciddi bir zihinsel bozukluktur.
    Şizofreniye genetik faktörler, çevresel etmenler, beyindeki kimyasal dengesizlikler ve stres gibi birçok faktör sebep olabilir.
    Şizofreni belirtileri arasında gerçeklikten kopma, sanrılar, halüsinasyonlar, düzensiz düşünce ve duygulanım değişiklikleri yer alabilir.
    Şizofreni teşhisi, psikiyatrik değerlendirme, semptomların süresi ve şiddeti, hastanın öyküsü ve bazen laboratuvar testleriyle konulabilir.
    Şizofreni tedavisinde ilaçlar, psikoterapi, destekleyici gruplar ve hastanın günlük yaşamını düzenlemesi gibi yöntemler kullanılabilir.
    Şizofreni tamamen iyileştirilemese de uygun tedavi ve desteklerle belirtilerin kontrol altına alınması ve hastanın daha iyi bir yaşam kalitesine sahip olması mümkündür.
    Şizofreni, hem bireyin hem de çevresindekilerin yaşamını önemli ölçüde etkileyebilir. İşlevsellikte azalma, sosyal izolasyon ve ekonomik zorluklar sık görülebilir.
    Şizofreni olan birinin ailesi, hastaya destek olmak için sabır, anlayış, iletişim ve sağlık profesyonelleriyle işbirliği içinde olmalıdır.
    Sağlıklı yaşam tarzı benimsemek, stresi azaltmak, düzenli egzersiz yapmak, dengeli beslenmek ve risk faktörlerinden kaçınmak şizofreniye yakalanma riskini azaltabilir.
    Şizofreni spektrum bozuklukları arasında şizotipal kişilik bozukluğu, şizoaffektif bozukluk ve sanrılı bozukluk gibi farklı türler bulunmaktadır.

    Son Bloglar